Sur'da bütün tarihi binalar aslına uygun yapılacak

Sur'da bütün tarihi binalar aslına uygun yapılacak
17 Nisan 2016

ORDU - Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "TOKİ'nin hiçbir şekilde Sur'da işi olmayacaktır. Bu kadar net söylüyorum. Hiçbir şekilde orada TOKİ'nin kentsel dönüşümü anlamda bir çalışması olmayacak. Orada bütün bu tarihi binaların hepsi aslına uygun bir şekilde yapılacaktır" dedi.


Çeşitli programlara katılmak üzere Ordu'ya gelen Kurtulmuş, Ordu Altaş TV ve TV 52 televizyonlarının ortak canlı yayınında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.


Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kurtulmuş, terörle mücadeleye ilişkin, "Bir kere milletimiz şundan emin olsun ki terör örgütleri artık Türkiye'ye zarar veremeyecek bir noktaya getirilmek mecburiyetindedir. Bunun için canla başla bütün güvenlik kuvvetlerimiz, bütün silahlı kuvvetlerimiz, emniyet birilerimiz, özel harekatımız dört koldan Allah razı olsun. Hepsi çok ciddi mücadele veriyor. Hükümet olarak çok ciddi mücadele veriyoruz." dedi.


Dört koldan çalıştıklarını anlatan Kurtulmuş, "Onlar Sur'u yaktılar yıktılar ama biz daha iyisini yapacağız. Onlar Silopi'yi yakıp yıktılar mı biz daha iyisini yapacağız. Devlet olarak bizim üzerimize düşen görev bu. Çok şükür bu süreçte hem güvenlik kuvvetlerimiz üstün bir organizasyon yeteneğiyle, büyük bir koordinasyon kabiliyetiyle çok etkin bir mücadele veriyor. Hem milletimiz, özellikle bölgede yaşayan Kürt kardeşlerimiz bu anlamda terör örgütlerine hiçbir şekilde destek vermiyor. Meselenin bir an evvel bitirilmesini istiyorlar." ifadesini kullandı.


Kurtulmuş, çok acı tabloların yaşandığına dikkat çekerek, şöyle konuştu:


"Türkiye terörle ilk sefer karşılaşmıyor. Yaklaşık 40 yıl oldu. Neredeyse Türkiye yarım asırdır eli silahlı ve dışarıdan destek alan terör örgütüyle mücadele ediyor. Onlara destek veren, lojistik destek veren, yeri geldiğinde ekonomik destek verenlerin kimler olduğunu biliyoruz. Biz bunları söylediğimizde bazı dostlarımız bize kızıyor. Ama kusura bakmayın Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı Brüksel'de resmi bir toplantıdayken siz PKK'nın çadırını kurarsanız bunun adına siyasi destek derler. Dolayısıyla herkesin aklını başına devşirmesi lazım. Türkiye çok kapsamlı, çok boyutlu, çok farklı faktörlerin içerisinde olduğu biraz da Suriye'deki gelişmelerden kaynaklanan, büyük güçlerin kendi aralarındaki çıkar çatışmalarında da kaynaklanan çok ağır bir terör belası ile karşı karşıyayız."


"Allah'ın izniyle bu milletin gücü terörü yenmeyi yeter" diyen Kurtulmuş, "Ordu'dan 7 kardeşimiz de bu son süreçte şehit oldu. Hepsinin acılarını yüreğimizde yaşıyoruz. Bir şehit cenazesine gittiğimizde iki üç gün kendimize gelemiyoruz. Bir de onların anne, baba ve eşlerini düşünün. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Bu insanlar gencecik insanlar. Bunlar gerçekten vatan savunmasını yaparken hain ve kahpe pusularla maalesef çoğu şehit ediliyor. Dolayısıyla çok büyük ve kapsamlı bir mücadele veriyoruz. Bu mücadeleyi inşallah bu millet kazanacak. Başka yolumuz yok, başka çaremiz yok. Bütün şehitlerimize bir kez daha rahmet diliyorum" şeklinde konuştu.


- "Silahlı mücadelenin yanı sıra diplomatik de bir mücadele veriyoruz"


Başbakan Davutoğlu ile Sur'a yaptıkları ziyarete ilişkin bir soruyu değerlendiren Kurtulmuş, şunları kaydetti:


"Bilindiği üzere biz o ziyareti yapmadan bir gün evvel maalesef yine terör çeteleri orada bir bomba patlatarak toplamda 7 kardeşimizin şehit olmasına neden oldular. Bu açık şekilde korku salmaktı. Onun üzerine biz geri adım atmadık ve orayı ziyaret ettik. Oraya gittiğimizde Diyarbakır halkının gerçekten son derece coşkulu bir karşılamasına muhatap olduk. Camide namaz kılındı. Hiç hesapta yokken cami çıkışında oradaki binlerce insanın katıldığı ve miting havasında geçen çok güzel bir toplantı yapıldı."


Kurtulmuş, bunun kendilerinin kararlılıklarının da bir göstergesi olduğunu vurgulayarak, "Bundan sonra da Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde bütün arkadaşlarımız programlarını sürdürüyorlar. Evet doğrudur. Tarih boyunca terörün en kapsamlı saldırılarından birisini yaşıyoruz. Bu örgüt kurulduğu günden bu yana hiç bu kadar uluslararası destek almamıştı. Çok farklı ülkeler bir araya geldiler ve örgüte destek verdiler. Bir kısmı da destek vermeye devam ediyor. Dolayısıyla biz silahlı mücadelenin yanı sıra diplomatik de bir mücadele veriyoruz" ifadelerini kullandı.


- "TOKİ'nin hiçbir şekilde Sur'da işi olmayacaktır"


Sur'da yapılan tespitler sonucunda yedi cami ve bir kilisenin hafif hasarlı olduğu bilgisini veren Kurtulmuş, şöyle devam etti:


"Bunların içerisinde Kurşunlu Camisi de var. O tamamen perişan olmuş vaziyette. Diğerlerinde kısmi olarak zarar söz konusu. Bunların onarılması ile ilgili olarak da sayın Kültür ve Turizm Bakanımız ve Çevre Bakanımız bir ziyaret yaptı. Yaklaşık bin 500'e yakın tarihi binalar var. Bu binaların içerisinde çok kötü olanlar var. Onların aynısının yapılması sağlanacaktır. Hafif hasarlı olanlar hemen onarılacaktır. Şundan milletimiz bir kere emin olsun ki bütün tarihi binalar kentsel dönüşüm planı çerçevesinde kaydedilmiştir."


Kurtulmuş, hiçbir tarihi binanın hiçbir tarihi kimliğinde değişiklik olmadan o binaların aynısının tekrar yapılacağını belirterek, "Bunu açıkça söylemek mecburiyetindeyim. Örgüt yine yalan propaganda yapıyor. Diyorlar ki 'bunlar bu binaları yıkacak, onun yerine TOKİ'nin 10-15 katlı binaları çıkacak.' Bu külliyen yalandır ve palavradır. TOKİ'nin hiçbir şekilde Sur'da işi olmayacaktır. Bu kadar net söylüyorum. Hiçbir şekilde orada TOKİ'nin kentsel dönüşümü anlamda bir çalışması olmayacak. Orada bütün bu tarihi binaların hepsi aslına uygun bir şekilde yapılacaktır" ifadesini kullandı.


- Rusya ile ilişkiler


Rusya Devlet Başkanı Putin son günlerdeki ılımlı açıklamalarına yönelik soruya Kurtulmuş, şu yanıtı verdi:


"Daha önceki açıklamalarımda da belirtmiştim. Ne Rusya Türkiye'yi ne de Türkiye Rusyayı gözden çıkaramaz. Türkiye ile Rusya tesadüfen komşu olmuş ülke değil. Tarihsel büyük süreçlerimiz var. Rekabetlerimiz var, çatışmalarımız var. Dostluklarımız var, ortaklıklarımız var. Zaten uluslarası ilişkiler böyle bir şeydir. Zaten herkesin çıkarı vardır. Türkiye ile Rusya'nın ortak çıkarı Türkiye ile Rusya'nın kavga etmesinden değil, Türkiye'nin ve Rusya'nın iki bölgesel güç olarak mümkün olduğu kadar çok iş birliği yapmasından geçiyor. Dolayısıyla Ruslarla Suriye konusunda bir anlaşmazlıklar oldu. Rusların bu kadar müdahil olup sivil halkın öldürülmesine, özellikle Türkmen dağındaki Türkmen kardeşlerimize karşı yapmış oldukları operasyonlarda sonuna kadar karşı çıktık. Ama sonuçta Türkiye ve Rusya bazı şeyleri bahane ederek iplerini koparabilecek iki ülke değildir. Bunların Sayın Putin tarafından da görüldüğünü tahmin ediyorum. Bu demeçlerin bu anlama geldiğini biliyorum. Ama henüz aradaki soğukluk giderilmiştir, aradaki problemler çözülmüştür diyemeyiz. O noktada değiliz. Ama bu anlamda bir adım atılabilecek safhada olduğumuza inanıyorum. İnşallah onu da akılla ve ferasetle her iki ülke çözecektir diye ümit ediyorum."


- Kılıçdaroğlu'nun sözleri


Kurtulmuş, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun, Bakan Sema Ramazanoğlu'na yönelik sözlerine ilişkin soruya şu şekilde cevap verdi:


"Son derece seviyesiz, son derece edepsiz ve son derece terbiyesiz sözlerdir. Hayat sadece siyasetten ibaret bir şey değildir. İnsanlar siyaset şartlarında bunalabilirler ama kendilerini kontrol etmeleri lazım. 'Ağzından çıkanı kulağın duysun' diye bir lafımız var. 'Ağzımdan kaçtı, özür dilerim' demek çok mu zor? Dolayısıyla özür dilemek Sayın Kılıçdaroğlu'nu büyütürdü ama bu kadar edepsizlik yaptıktan sonra bu edepsizliğin arkasında durmak sözün bittiği yerdir. Artık bu zat ile ilgili konuşulmaz. CHP'li arkadaşlar da niye bunu savunuyorlar, bu anlaşılmaz. Bir insan ne kadar konuşuyorsa o kadardır insan. Bırakın, düzgün bir dille konuşalım."


Kurtulmuş, siyasi partiler olarak birbirlerinin düşmanı olmadıklarını belirterek, "Sadece rakibiyiz. Rekabet de nezaket gerektirir ama sen sokak kabadayılarının bile söylemeyeceği bir üslup ile hem de bir hanımefendiye, bir bakana, bir anneye hakaretin en ağrını yaparsan, toplumdan tepki geldiği zaman da o şiddeti biraz daha artırırsanız burada söz bitiyor. Bunu millet gördü, 'bu millet çok ağır bir şekilde bu zatı cezalandıracak' diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.


MHP'deki gelişmelere ilişkin soruya da yanıt veren Kurtulmuş, "Şu görünüyor ki MHP'nin bir yerde birtakım müdahalelerle karşı karşıya kaldığı anlaşılıyor. Bu çerçevede alınmış olan bir mahkeme kararı var. MHP'lilerin üzerine düşen de bu mahkeme kararının yüksek yargıdan nasıl geleceğini görmeleri lazım. Dolayısıyla MHP'nin iç mücadelesi kendi içerisinde olan bir şeydir" diye konuştu.


- Fındık fiyatlarındaki düşüş


Numan Kurtulmuş, serbest piyasadaki fındık fiyatlarının düşmesine ilişkin soru üzerine de fındıkla uğraşan hemşehrilerinin rahat olmalarını istedi.


Başından beri konuyu takip ettiklerine dikkati çeken Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:


"Sayın Tarım Bakanımız ile sürekli bu gelişmeleri birebir takip ediyoruz. Tarım Bakanımız, sektör temsilcilerini çağırarak onlarla da bir toplantı yaptı. Biz de işin sadece tekele, bazı güçlerin insafına bırakılmayacak kadar önemli bir mesele olduğunu, fındığın bu bölgenin hayati bir ürün olduğunu ifade ediyoruz. Seçim kampanyasında alan bazlı destek sona ermesine rağmen, seçim kampanyasında verdiğimiz sözün bir gereği olarak, orada siyasi inisiyatifi de kullanarak alan bazlı desteğin devam etmesi için de karar aldık.


Yaklaşık 850 milyon lira tüm fındık üreticileri için alan bazlı destek verildi. Sadece 380 milyon lira Ordu ilimize verildi. Dolayısıyla bu anlamda hükümet olarak alan bazlı desteklerimizi sürdürdük."


Süreci çok yakından takip ettiklerini vurgulayan Kurtulmuş, "Birtakım tekelci güçlerin fındık üzerinden spekülasyonlar yaparak halkımızı zarara uğratmasını istemeyiz. Bu konuda iki gün önce ilgili bakanımızla görüştüm. Ağzımızdan çıkan sözü yapmak durumundayız ama elimizdeki imkanlar neler, vatandaşlarımızı rahatlatacak neler olur, onları konuşuyoruz. Yapabileceğimiz en doğru anda da bu işleri yapmaya gayret ediyoruz" değerlendirmesinde bulundu.


Kurtulmuş, "Zannediyorum, Bakanlar Kuruluna en kısa sürede bu konu gelir. Eğer bir Bakanlar Kurulu kararı almamız gerekirse ki ancak şu anda gördüğüm kadarıyla gerekmiyor ama bir Bakanlar Kurulu kararı alınması gerekiyorsa hiç çekinmeden o kararı alırız" dedi.


- Kentteki ulaşım projeleri


Ordu'da devam eden ulaşıma yönelik projelerle ilgili de konuşan Kurtulmuş, sözlerini şöyle tamamladı:


"Çok şükür, Ordu, pek çok hizmeti alan şehrimiz. 2016 yılında da yaklaşık 4,5 milyar liralık pay almış bir ilimiz. Ordu'ya eğitimde, sağlıkta ve ulaştırmada fevkalade, çok büyük hizmetler yapıldı. Ünye çevre yolu bitti ama maalesef Ordu çevre yolunun, Fatsa çevre yolunun, Ordu-Gölköy yolunun, Ünye-Niksar yolunun yapılması, İslamdağ-Niksar-Korgan yolu projeleri devam ediyor. Kısa süre önce bütün bunların hepsini masaya yatırdık. Biz derdimizi sayın Ulaştırma Bakanımıza anlattık.


Bu çerçevede hızla bitirilmesi mümkün olanların, bitirilmesi ile ilgili talimatlarını verdi. Bizler de takip edeceğiz. Ordu'nun neresinde ne ihtiyaç var, hepsini biliyoruz. Hepsi kontrolümüz altında. Gücümüz ve imkanlar nispetinde sonuna kadar kullanarak işlerimizi yapmaya gayret ediyoruz. 'İnşallah bunları en kısa zamanda da tamamlarız' diye düşünüyorum."