Türkiye iyi niyetini ciddiyetle ortaya koymuştur

ANKARA - Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Akşemseddin Bedesteni'nde Ankara Ticaret Odası (ATO) tarafından düzenlenen "Ankara'yı Seviyorum" kampanyası açılış töreninde, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
AB vize muafiyeti için kritik bir gün olduğu ve tavsiye kararının açıklanacağının hatırlatılması üzerine Kurtulmuş, Türkiye'nin son derece samimi ve iyi niyetli bir şekilde vize serbestisi konusundaki reform adımlarını büyük bir hızla gerçekleştirmeye çalıştığını söyledi.
Kurtulmuş, sürecin parlamentoda beklenen hıza kavuşamadığını, çünkü muhalefetin zaman zaman engellemeleriyle karşılaşıldığını belirterek, "Sonuçta büyük oranda Avrupa Birliği ile varılan mutabakat çerçevesindeki atılması gereken adımların önemli bir kısmı atılmıştır. Türkiye iyi niyetini, bu konuda samimi olduğunu ciddiyetle ortaya koymuştur. Bu konuyu rahatlıkla aşabileceğimizi ümit ediyorum." diye konuştu.
"ABD'ye istihbarat verilmesine rağmen DAEŞ hedeflerini vurmadığı" yönündeki iddiaların sorulması üzerine Kurtulmuş, çok önemli ve kritik bir süreçten geçildiğini, bu yüzden de birtakım teyit edilmemiş haberlere istinat ederek, bazı yorumların yapılmaması gerektiğini belirtti.
- "Sadece yorumlar üzerinden hareket etmeyiz"
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, DAEŞ'in hem potansiyelinin hem uluslararası alanda gelmiş olduğu eylem yapabilme kapasitesinin, uluslararası camiada çok ciddi bir koordinasyonu ve iş birliğini zorunlu kıldığını kaydetti.
Bunu sadece Suriye toprakları için söylemediğini vurgulayan Kurtulmuş, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Dünyanın her yerinde bir uluslararası koordinasyona ihtiyaç var. Herkesin, bütün ülkelerin aynı ciddiyet içerisinde hem DAEŞ'e hem de diğer terör örgütlerine karşı uluslararası bir cephe oluşturulması şarttır. Her olay, her karşılaştığımız terör saldırısı da bize bunu bir kere daha ortaya koyuyor. Dolayısıyla biz sadece yorumlar üzerinden hareket etmeyiz. Her zaman söylediğimiz ilkemizi bir kere daha tekrar ederiz. Teröre karşı 'Şu terör örgütü iyidir, bu terör örgütü kötüdür' diye hiçbir ayrım yapmadan, bütün barış yanlısı ülkelerin ortak bir safta bulunmasını ve bir insanlık cephesini oluşturmasını zaruri görürüz."
Kurtulmuş, sahte reçeteyle terör örgütlerine ilaç gönderilmesi hakkındaki soruşturmaya ilişkin soruya ise "Çok ciddi iddiaları barındıran bir soruşturma yürütülüyor. Bu söylediğiniz konu dahil olmak üzere soruşturma safhasında mümkün, muhtemel olan her türlü veri üzerinde titizlikle çalışılıyor. Soruşturma aydınlatılacak, gerçek neyse ortaya konulacaktır." yanıtını verdi.
Kurtulmuş, açılışta yaptığı konuşmada ise, 20 Temmuz 2015'ten itibaren son derece sistematik, çok taraflı, içeriden ve dışarıdan destekleri bulunan bir terör saldırısıyla karşı karşıya kalındığını söyledi.
Gerçekleşen saldırılarda farklı örgütlerin kullanılmış olabileceğini belirten Kurtulmuş, sonuç olarak hem bu örgütlerin hem de bu örgütleri maşa olarak kullananların ortak hedefinin, Türkiye'nin önünü kesmek, ekonomik ve sosyal bir bütünlükte daha güçlü bir Türkiye'yi önlemeye çalışmak olduğunu ifade etti.
Kurtulmuş, bu saldırıların hem siyasi hem ekonomik hem de genel olarak Türkiye'nin geleceğine ilişkin son derece kötü emeller taşıdığını vurguladı.
Milletin, bu süreçle dayanışma ve birlik içerisinde, yek vücut bir şekilde durarak, baş etme gayretinde bulunduğunu dile getiren Kurtulmuş, "Türkiye kim ne yaparsa yapsın yoluna devam edecek, kim hangi hain planın arkasına gizlenirse gizlensin yoluna devam edecek. Her gün Türkiye'nin aleyhine negatif kampanyaları sistematik bir şekilde sürdürenler de var. Terör bu anlamda bir kampanya olduğu gibi en az onun kadar sinsi, en az onun kadar tehlikeli olan bir başka kampanya da, Türkiye'nin aleyhine içeride ve dışarıda oluşturulmaya çalışılan algı operasyonları ve kampanyalarıdır." diye konuştu.
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, "Zaman zaman üstün medya gücünü kullanarak, zaman zaman üstün fitne kabiliyetlerini kullanarak, zaman zaman birtakım dedikodu müesseselerini kullanarak Türkiye'ye karşı algı operasyonlarını sürdürüyorlar." dedi.
- "Cesaretle ve inançla hayatımızı sürdürmeye devam edeceğiz"
Ticaret odalarının geleneksel Türk toplum düzeninde çok önemli bir yeri bulunduğunun altını çizen Kurtulmuş, dünkü loncaların yerini bugün ticaret odalarının aldığını ifade etti. Kurtulmuş, bu anlamda ticaret odalarının sadece meslek kuruluşları olarak değil aynı zamanda toplumsal dinamizmin çok güçlü olmasını istediğini de kaydetti.
Kurtulmuş, toplumsal bütünlüğün içerisinde bir arada, birlikte olabilmenin önemli göstergelerinden birisinin de çarşı ve pazarın hareketliliği olduğunu belirtti.
Terörün istediği şeylerden birisinin de Türkiye'nin içine kapanmasını sağlamaya çalışmak olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, şöyle devam etti:
"(İnsanlar evlerinden çıkmasınlar, insanlar korku içerisinde günlük hayatlarını sürdürsünler.) Hayır, böyle olmayacak ve böyle olmuyor. Biz cesaretle, inançla ve kararlılıkla günlük hayatımızın içerisinde hayatımızı sürdürüyoruz, sürdürmeye de devam edeceğiz. Böylece oluşturulmaya çalışılan bir başka algı operasyonunu da eleyeceğiz. Onun için çarşının, pazarın, esnafın hareketlenmesi, bu amaçla bu kampanya buna önemli bir destek sağlayacaktır. Çünkü rakamlar ne kadar güçlü olursa olsun, esas güç, çarşı ve pazarın gücüdür."
Kurtulmuş, ekonomide dönüşüm programlarıyla Türkiye'nin yüksek teknolojiye, Ar-Ge'ye, patente ve markaya önem veren bir atılım dönemine girdiğini söyledi.
Geçen yıla ait büyüme rakamlarını anımsatan Kurtulmuş, 2016'daki büyümenin yüzde 4,5 olacağına işaret ederek, ülkenin asgari olarak yılda yüzde 5 büyümesinin de şart olduğunu vurguladı.
Numan Kurtulmuş, Türkiye'nin jeopolitik risklerinden dolayı kontrol edilemeyen çok sayıda ekonomik değişiklikle karşı karşıya kaldığını, bunun da tek yolunun milli imkanların arttırılması olduğunu kaydetti.
Konuşması sonrasında Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Akşemseddin Bedesteni'ndeki esnafı ziyaret etti. Etkinlikten ayrılmadan önce karşılaştığı bir grup öğrenciyle de sohbet eden Kurtulmuş, ATO Yönetim Kurulu Başkanı Salih Bezci'den öğrencileri Çanakkale'ye götürmesini istedi.